28 Mayıs 2015 Perşembe

Bir Annelik Hikayesi

     Herkese merhabalar.Umarım hayat ve insanlar merhametli davranıyordur hepimize. Bir annelik hikayesi paylaşmak istiyorum bugün sizlerle. Lafı dolandırıp uzatmadan yazımı yazıp gideceğim.
     Evimizin üç tane balkonu var. Bunlardan bir tanesi kızların odalarının ortak balkonu, nam-ı diğer arka balkonumuz. Bu balkonda bir erzak dolabımız var. İçinde tamirat malzemeleri,tüp,mangal, kömür vs cinsi malzemeler var. Dolap kapakları problemli olduğu için biz bir lastikle kapak kulplarını bir birine tutturuyorduk. Ancak nasıl olmuşsa kapaklar açılmış ve üst rafa bir güvercin iki tane yumurta yapmış. Özge arka balkona çıktığında dolabın içinde kuş çıktı nidalarıyla evde depar atınca Allah Allah deyip üzerinde durmadık. Ancak hayat arkadaşım dolabı kontrol ettiğinde iki tane yumurtayı görüyor. Whatsapp üzerinden fotosunu çekip yolladığında küçük çaplı bir şok yaşamakla beraber çok mutlu oldum. Arka balkona yerlere mısır ve su bıraktık anne iyi beslensin diye. Yumurtalardan biri çatladı bir yavrumuz oldu. Arka balkona ne zaman çıksak anne karşı apartmanın duvar sekmesine gidip orada içeri girmemizi bekledi. Yavrusunu bırakmadı, gitmedi... Hayat arkadaşım bizim balkonu temizleme isteğimiz ile yavru için bir yuva yaptı. Kullanmadığımız atıl vaziyette duran hatta bugün atılacak olan bir plastik ayakkabılıktan basit ama güvenli bir yuva yaptı. Yavruyu içine koydu. O bunları yaparken , anne yine gitmedi,kaçmadı. Yavrusunu bekledi. Yavru her geçen gün biraz daha büyüyor. Annesi yavrusuna iyi bakıyor, biz de elimizden geldiğince destek olmaya çalışıyoruz.
     Küçücük bir güvercin bile annelik nasıl yapılır öğretiyor insana...Anlayana...





18 Mayıs 2015 Pazartesi

Bir Pazar Yazısı ...Kahvezen

     Herkese merhaba iyi haftalar
     Dilerim hayatınızda her şey yolundadır. Bu aralar bizim ev o kadar hareketli ki bloguma yeteri kadar vakit ayıramıyorum.
     Söyle bir geriden alalım neler yapmışım bakalımm.
     1 Mayıs İşçi Bayramını geçirmişiz mesela. Kendi bayramında bile çalışmak zorunda bırakılmış Türkiye gerçeği emekçilerden biri de bendim. Yarım gün çalışıp, öğleden sonra sanki bize lütufmuş gibi azad edildik. Tabi soluğu doğru 1 Mayıs Kortejinde aldım ofisten çıkar çıkmaz. Sıcağın ve kalabalığın etkisiyle olsa gerek o kadar yoruldum ki sadece korteje eşlik edip, miting alanına girmeden kenarda 15 dakika sırf destek olmak amacıyla durup, kendimi her zamanki mekanımız Bolulu Hasan Usta'ya attım. Bir yorgunluk kahvesi eşliğinde kendime geldim. Kortej her zamankinden kalabalıktı. 1 Mayıs uzun süredir bu kadar coşkulu kutlanmamıştı.
     Sonrasındaki hafta bir anneler günü geçirmişiz. Kızımın değerimi daha iyi anladığı,hayat arkadaşımın çiçekleriyle uyandığımız (tüm ev ahalisine yani bana,kızıma ve Özge'ye ayrı ayrı çiçek almıştı) gün ,evin içi birbirine hediye vermeye çalışan iki kadın bir çocukla neşe içinde geçti. Tüm kadınların anneler günü kutlu olsun.
     Tüm bunlar olup biterken kışlıktan yazlığa geçiş harekatı yaşanıyordu evde. İki haftadır seferberlik halindeyiz. Kışlıklar kaldırılıyor. Yazlıklar yıkanıyor,ütüleniyor,dolap içleri yerleştiriliyor. Yorgan,battaniye, çarşaf ıvır zıvır değişimleri,yıkamaya gönderilecekler listesi bitmiyor bitmiyor. Adana'da yaşayanlar bilir. Bir de halılar kaldırılacak. Kimi evlerde kalktı bile halı bizde de inşallah yarın kalkacak. Genel bir temizlik yapılacak ve kurtulacağız bu işlerden.
     Bu arada bu kadar hareketli günler bizi yordu. Bizde kendimize geçtiğimiz pazar günü kahvaltı ödülü verdik. Bizim ufaklık,Özge ve can arkadaşım Y. ile. Yakala.co sitesinden aldığımız indirim kuponu ile Turgut Özal Bulvarındaki Kahvezen isimli mekana gittik. Sevimli,hoş bir yapısı var. Normalde serpme kahvaltı veriyorlarmış. Ama bizim şansımıza bu pazar açık büfeydi. Reçeller, börekler hepsi ev yapımı yani anne eli değmiş ürünlerdi. Genç bir arkadaşımızın girişimi olan Kahvezen aileler ve genç kuşak için uğranılacak bir mekan. Biz gittiğimizde
Karşıyaka Lisesi mezunlarının brunch toplantısı da vardı. Mekan sahibi arkadaşın babası da aynı okuldan mezun olduğu için kahvaltılarını burada yapmayı uygun bulmuşlar. İletişimleri o kadar güzeldi ki yıllar önce mezun olmuş olmalarına rağmen hala görüşmeleri, iletişimleri,sohbetleri bizim çok hoşumuza gitti. Bir ara bir çekiliş düzenleyip bizi de dahil etmeleri bizi çok mutlu etti. Mekan sahibinden aldığım bilgiye göre Cuma ve Cumartesileri canlı müzik de yapılıyormuş. Özellikle gitmenizi tavsiye ediyorum. Biz ailece bir akşam gideceğiz ve sizinle fotoğrafları paylaşacağım. Kahvaltı üzerine mekana has bir kahve olan kumda Türk Kahvesi siparişi verdik. Ağızda bıraktığı yumuşak ama aynı zamanda canlandırıcı etkisiyle kesinlikle tekrar gelmeliyiz dediğimiz bir lezzetle tanışmış olduk. Mekanla ilgili bir sürü fotoğraf çekmiştim. Ama bir ikisi hariç hepsi yanlışlıkla silindi. Arkadaşımın çektiği fotoğraflar geldiğinde hepsini tekrar ekleyip yazıyı güncelleyeceğim.
     Herkese sağlıklı ve hayallerimizin gerçekleştiği bir hafta diliyorum görüşmek üzere....