14 Nisan 2015 Salı

İnsanlar...İnsancıklar...

     Herkese iyi haftalar diliyorum. Umarım hafta sonunuz güzel geçmiştir. Biz anne kız kuaför etkinliği yaptık. Saat 14.30 civarı girdiğimiz salondan akşam 18.00 gibi çıktık. Kuaförümüz her cuma günü bir etkinlik yapma kararı almış. Geçtiğimiz cuma içine bedava saç bakımı etkinliği yapmış. Tabii biz bunu kaçırdığımız için bizim hakkımızı pazar gününe sakladı sağ olsun kendisi. Biz de bu güzelliği değerlendirdik. Wella'nın saça parlaklık ve yumuşaklık veren bakım kremi ile bir bakım uyguladılar. Açıkçası saçıma ne fayda verdi bilmiyorum ama hakikaten saçlarımızı yumuşacık oldu. Tepeden tırnağa anne kız pamuk gibi olup çıktık salondan.
     Bu aralar hayat şartlarımı yoksa insanlar böylemi diye ikilemde kaldığım çok oluyor. Evimizin sokağında yıllardır mahallenin bir ferdi gibi yaşayan bir sokak köpeğimiz var. Köpeğimizin bir ismi, gölgesinde uyuduğu bir ağacı,yemeğini yediği bir köşesi var sokağımızda. Geçenlerde işe giderken yaşlıca bir amcanın apartmanımızın altındaki güvenlik görevlisine köpeğimizle ilgili şikayetine tanık oldum. Köpeğimiz akşamları çok havlıyormuş. Güvenlik görevlimiz de durumun garipliğinin farkında olmasına rağmen amcamızın yaşlılığına hürmet edip açıklama yapmaya çalışıyordu. Köpek akşamları havlıyor bazen, evet doğru. Sebebi  ise sokakta rutin dışı bir şey gördüğünde doğası gereği tepki vermesi. Yani güvenlik sağlaması. O köpek 5 sene içinde 3 tane hırsız, bir çok defa da tacizci yakalattı , kovaladı. Akşamları bazen havlaması kime ne zarar verebilir anlayabilmiş değilim. Bu şikayeti kimse kusura bakmasın ama yaşla da bağdaştıramıyorum. Benim bildiğim eski insanlar bizden daha çok doğaya,hayvanlara düşkünler.Ama bu amcamız kime çekmiş bilemedim :)
     Bu aralar insanların garip garip halleriyle karşılaşıyorum sürekli. Geçtiğimiz günlerde yeni bir telefon edindim. Çok sevdiğim bir arkadaşım vasıta oldu sağ olsun. Ancak yeni telefon sim kartının değişmesi demekti neyse kartı değiştirdik. Tabi eski telefon ve simde tüm numaralar kaldı. Yeni telefon bildiğiniz tertemizdi yani. Numaraları aktarmak için de bir türlü fırsatım olmadı. Ben de arayanları kaydedip, telefonları lazım olan insanların telefon numarasını eski telefondan alıp kaydederek işi çözdüm. Tabi buna rağmen numaralarımın 4'te 1'i bile etmedi kaydettiklerim. Sadece ailem,çok yakın üç beş arkadaşım,ev ahalisi,iş arkadaşlarım kaydettiklerim oldu. Arayan olduğu zamanda haliyle sesinden çıkaramadıklarıma durumu izah edip telefonlarını kaydedeceğimi söyledim. Herkes yeni bir telefonum oldu diye benim adıma çok sevindi. Çünkü bilenler bilir elimdeki telefon yok ötesiydi artık. Çok samimi olmadığım ama ara ara görüştüğüm bir tanıdığım (artık arkadaşım demek istemediğim için tanıdığım diyorum) aradı. Konuşma repliği aynen aşağıdaki gibidir.
Ben: Alo
Tanıdık:S. napıyosun?
Ben:İyiyim canım sen napıyosun (sesi çıkarmaya çalışıyorum)
Tanıdık:Sen beni tanıdın mı? (bu soruyu sormasının nedeni ses tonum değil, ne zaman arasa meşgule atar ben arardım. Bu kez numarayı tanımadığım için direk açtım)
Ben:F. sen misin?
Tanıdık: Ne F. sı ya!!
Ben: AA kız H. sensin. Ya telefonum değişti tüm numaralar gitti. O yüzden tanıyamadım.
Tanıdık: Hala ne diyo bu ya.Bi de ne söylüyo!Hala H. diyo. Hiç sevmem böyle şeyleri. Bi git Ya!
Ben:Anlamadım ne diyosun sen neyi sevmiyosun
Çat.
Sessizlik

Söyler misiniz bu nasıl bir ruh hali ya. Bu nasıl bir geri zekalılık. Sonrasında aradım tekrar açmadı tabi. Ben de mesaj atıp haddini bildirdim. Üçüncü mesajında kim olduğunu söyledi. H. Hanımmış tanımışım yani sesini. Zaten bu tanıdık şahıs sürekli bana bir laf sokma halinde bir açığımı kollama halinde yaşadığı için ondan zamanında uzaklaşmıştım. Ne kadar doğru bir şey yaptığımı görüyorum. Ama Allah'a dua ediyorum karşıma çıkmasın, kendimi tutamaz saçına yapışırsam hiç şaşırmayın!

Ayy neyse artık işime döneyim. Herkese bir gün gecikmeyle iyi haftalar diliyorum. Görüşmek üzere :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder